19 Ocak 2008 Cumartesi

Cüneyt Koryürek 1931 - 2008




Türk Spor Basını en önemli birkaç değerinden birini kaybetti bugün. Atletizmin bu ülkede pek seveni yoktur. Yüz kişiden biri dünya şampiyonalarında, olimpiyatlarda atletizm müsabakalarına dönüp bakıyorsa öpüp başımızın üzerine koyalım. İşte o bir kişi de, o müsabakalara dönüp bakıyorsa bunda en büyük katkılardan biri hiç kuşku yok ki Cüneyt Koryürek’e aitti.

Koryürek’in, özellikle yakın zaman içinde yitirdiğimiz bir başka değer olan Kenan Onuk’la birlikte yaptıkları atletizm sohbetleri sporseverleri mest ederdi. Hicham El Guerrouj’dan girip Sebastian Coe’dan, Haile Gebrselassie’den girip Emil Zatopek’ten çıkmaları, atletizme azıcık ilgi duyanların bile onları hayran hayran seyretmelerini sağlardı.

En önemlisi Koryürek doğru bildiği yoldan hiç şaşmadı hayatı boyunca. Kendisi, Türk basınının en cahil, en yalancı, en çıkarcı sektöründe, en bilgili, en dürüst, en paylaşımcı nadir kişilerden biri oldu. Aksi yönde gidip inanılmaz şöhrete ve paralara kavuşan sahtekarlara inat o, gönlünü gerçek spor sevgisiyle zengin tutup bu erdemi karınca kararınca gençlerimize de aşılamaya çalıştı bugüne kadar.

Maalesef bugüne kadar...

Sözün bittiği yere geldik sanırım.

Keşke arkasında onun yaptıklarını yapabilecek, onun gittiği yoldan gidebilecek bir genç görseydik.

O zaman hiç olmazsa “rahat uyu” derdik arkasından.

Ama onu bile diyemiyoruz.

Söz gerçekten bitmiş.

Ne acı!

Hiç yorum yok: