1 Şubat 2010 Pazartesi

Mısır: İstikrarsızlığın İstikrarı!




Böylesi bir istikrarsızlık herhalde dünya futbolunda bundan sonra kolay kolay görülmeyecek. Mısır’ın Afrika Uluslar Kupası’ndaki başarıları ve buna karşın Dünya Kupası elemelerindeki başarısızlıklarının kol kola gitmesinden bahsediyorum.

Bugün Gana karşısında elde edilen 1-0’lık galibiyetle birlikte Mısır üst üste üçüncü kez Afrika’nın en büyüğü oldu. 2006 ve 2008’deki turnuvaları da zirvede tamamlamışlardı. Ancak aynı Mısır, ne 2006 Dünya Kupası’na katılabildi, ne de 2010 Dünya Kupası’na... Hatta şu ana kadar toplam yedi Afrika Şampiyonluğu bulunan Firavunlar, kıtalarını bir dünya kupasında temsil etme şerefine sadece iki kez nail olabildiler: 1934’te ve 1990’da...

Mısır’ın Afrika şampiyonalarındaki rakipsizliği, diğer ülkelerin şampiyonluk sayılarına bakılınca daha net ortaya çıkıyor. Mısır’dan sonra en çok Afrika şampiyonu olan ülkeler dörder kez ile Kamerun ve Gana... Nijerya ve eskinin Zaire’si, şimdinin Demokratik Kongo Cumhuriyeti de ikişer kez mutlu sona ulaşmışlar.

Afrika’daki Mısır hegemonyası bu kadarla da sınırlı değil. Kulüpler düzeyinde de Afrika Şampiyonlar Ligi’nde en çok zafer elde eden takım, altı defayla Mısır’dan Al-Ahly... Onları da ezeli rakipleri Zamalek beş şampiyonlukla izliyor. Bu iki ekipten sonraysa üçer şampiyonluk kazanan dört takım var.

Ancak ne oluyorsa oluyor, Mısır Kara Kıta’daki bu hâkimiyetine karşın bir türlü Dünya Kupası’na gidemiyor. Daha önce yalnız 1934 ve 1990’da katıldıklarını söylemiştik. 1934 için de ayrı bir parantez açmak lazım. O zamanlar şimdiki gibi konfederasyonlar falan yok, hatta bugünkü gibi haritalar, yani ulus devletler de yok... FIFA diyor ki “Afrika ve Asya'dan da bir takım katılsın kupaya.” Ama ortada doğru dürüst ülke yok. Bir süredir futbolun oynanmakta olduğu bağımsız veya yarı bağımsız ülkeler olarak Mısır, Türkiye ve Filistin var. Bu üçünü bir gruba koyuyorlar, sonra bizimkiler nedense çekiliyor ve baş başa kalan Mısır ile Filistin aralarında iki maç yapıyorlar, Mısır karşılaşmaların ikisinden de galip ayrılıp kupaya katılıyor.

Afrika kıtasından Dünya Kupası elemelerine Mısır haricinde ilk kez 1958’de Sudan katıldı. Mısır ile Sudan o elemelerde birbirleriyle oynamamışlar, Asya grubundan gelen İsrail ile bir play-off grubuna düşünce hemen elemelerden çekilmeyi tercih etmişlerdi. Mısır sonrasında 1962, 1966 ve 1970 elemelerine de katılmadı (O zamanlar Suriye ile birlikte Birleşik Arap Cumhuriyeti’ni oluşturuyordu ve ülke birtakım politik gerekçelerle Dünya Kupası’na uzak durdu). Mısır’ın 1974’ten itibaren çizdiği hayalkırıklığı tablosuysa şöyle:

1974: İlk turda Tunus’a elendiler.
1978: Final grubunda Tunus’un gerisinde kaldılar.
1982: Üçüncü turda Fas’a elendiler.
1986: Üçüncü turda Fas’a elendiler.
1994: İlk tur gruplarında Zimbabve’nin gerisinde kaldılar.
1998: Final gruplarında Tunus’un ardından ikinci oldular.
2002: Final gruplarında Senegal ve Fas’ın gerisinde kaldılar.
2006: Final gruplarında Fildişi Sahili ve Kamerun’un ardından üçüncü oldular.
2010: Final grubunu aynı puan ve averajla tamamladıkları Cezayir’e play-off’ta boyun eğdiler.

Mısır’la ilgili bir başka ilginç ayrıntı da Afrika Şampiyonu olduğu yıllarda düzenlenen hiçbir Dünya Kupası’na katılamamış olması. Mısır’ın şampiyonlukları 1957, 1959, 1986, 1998, 2006, 2008 ve 2010’da geldi. Bunların dördü, Dünya Kupası ile aynı yıla denk geliyordu ve o Dünya Kupalarında Afrika’yı, şampiyonu temsil edemedi.

Bir başka ilginç not: Mısır 1990 yılında Dünya Kupası’na katılmadan birkaç ay önceyse bu sefer Cezayir’deki Afrika Uluslar Kupası’nda büyük bir başarısızlığa uğramış ve ilk turda Cezayir, Nijerya ve Fildişi Sahili’nin bulunduğu grupta bütün rakiplerine yenilerek sıfır çekmişti.

Hiç yorum yok: